Bazen korktuğunuz seyler karanlığın içinde, duvarların veya kapıların ardında değildir. Bazen sadece kendimizden korkarız. Deneyip başaramamaktan hatta hayallerimizi gerçekleştirmekten… Ve korkularımızla yüzleşmeyi son ana kadar erteleriz. Oysa korkularımız bir kaplan gibidir. Biz ne kadar gözümüzü kaparsak kapayalım, o bizi bulur. Cennet Geçidi kahramanları, kimsenin yapamadığını yaptı. Bataklğın cadısını yenip Nord’u kurtardılar. Büyücünün kulesine gittiler ve bir diğerinin tuzağandan kurtuldular. Peki bunlar Cennet Geçidini kurtarmaya yetecek mi? Kaderleri değişecek mi? Serinin ikinci kitabı “Yasak Şehir”de Cennet Geçidi’nin zaferine inanan bir grup genç büyük bir maceraya yol alıyor. Onları bekleyen karmaşadan yeni bir varoluş yaratabilecekler mi? Buna inanyorlar ve oyunda fedakarığa hazırlarlar . Ancak gölgeler içinde bir oyun başladı bile, Bu oyunda hırsızlar kral ; krallar ise merhamete muhtaç… Ama unutulmamalı ki zafer, yalnızca ona inananlanı sever!