“Okuryazarlık, okuma ve yazma becerilerinin nasıl kullanılması ve yönlendirilmesi gerektiği konusunda her zaman çaba gösterilen bir alan olmuştur. Okullarda okuryazarlığın sistematik olarak öğretilmesi ilk olarak çocukları ve gençleri çalışanlar ve vatandaşlar olarak etkin bir şekilde işlev görmesine yeterli olacak asgari becerilerle donatmak, ikinci olarak kültürel elit tarafından kabul gören ve ulusal kültür ve özelliklerin temel ifade şekli olarak değerlendirilen edebiyat eserlerini onlara tanıtmak için tasarlanmıştır. Fakat okuryazarlık aynı zamanda her geçen gün genişleyen ticari medya çeşitliliği ve hızla ilerleyen tüketici sistemiyle yakın ilişki kurmanın ortamını hazırlamıştır… Bu derleme kitabın açımladığı üzere, medya okuryazarlığı etrafındaki düşünme ve pratik, merkezi ve elzem bir role sahiptir. Çoğunlukla teknolojiler ve onların potansiyelleri ile önde gelen internet şirketlerinin halkla ilişkiler retoriklerini içeren konuşmaların yer aldığı bir tartışmada, medya okuryazarlığı uzmanları, kültürün, yaratıcılığın, eleştirinin ve bilinçli katılımın merkeziyetine vurgu yapmaktadır. Sesimizi yükseltmeli ve daha yüksek sesle konuşmalıyız.”