Annesi ve babasını henüz çok küçük bir yaşta kaybeden Pip, ablası ve köyün demircisi olan eniştesiyle yaşamaktadır. Bir gün ebeveynlerinin mezarlarını ziyaret ederken, ayakları zincirle bağlı bir mahkûmla karşılaşır ve büyük bir korkuyla da olsa bu heybetli adamın kendisinden istediklerini yerine getirir. Aradan yıllar geçer. Yaşadığı türlü olayların ardından, kim olduğunu bir türlü öğrenemediği bir haminin yardımlarıyla Pip bambaşka bir yaşam sürmeye başlamıştır. İyi bir eğitim alma fırsatına kavuşur, Londra’ya yerleşir. Bütün bunlara rağmen Pip’in geleceği yeni sürprizlere de gebedir… Ünlü İngiliz yazar Charles Dickens (1812-1870), ilk kez yayınlandığı 1861 yılından bu yana büyük ilgi gören ve pek çok kereler televizyona ve beyaz perdeye uyarlanan bu romanında, köy ve kent yaşantısı arasındaki uçurum ile toplumdaki para hırsı ve ayrımcılık gibi temaları işliyor.